Kolivar: Silivri’ye gittiğimde oy kullanabilir miyim diye sordum
Katıldığı televizyon programında “Ekmek aptal toplumların temel gıdasıdır” dediği için Silivri Cezaevi’nde tutuklu kaldıktan 9 gün sonra tutuklanarak serbest bırakılan Ekmek Üreticileri Sendikası Başkanı Cihan Kolivar, gazeteci İsmail Saymaz’ın tutuklanma sürecine ilişkin sorularını yanıtladı.
Seçime kadar cezaevinde kalmaya razı olduğunu söyleyen Kolivar, “Seçimlerde cezaevinde oy kullanabilecek miyim?” Silivri’ye gittiğinde sorduğunu söyledi. İşte röportajdan bir alıntı:
‘ERDOĞAN’I SEVMİYORUM AMA İŞİNE SAYGI DUYMUYORUM’
” Hükümeti neden bu kadar kızdırdın?
Mahkemeye gittiğim gün hem İmamoğlu’nun duruşması hem de İstanbul Ticaret Odası seçimleri vardı. İmamoğlu’nu cezalandıracaklar dedim. Çünkü ‘aptal’ demek o kadar da önemli değil. ‘Aptal’ aslında onları içine sokmadı. ‘Yirmi yıl diyorum’, onları etkileyen o.
Adliyede neler yaşandı?
Savcı beni 40 dakika bekletti. Bu haber bekleniyor dedim. Savcıya ‘Bunun için ona gülerler’ dedim. Erdoğan’ı sevmiyorum ama Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil ediyor. Makamına saygısızlık etmiyorum. Türkiye’yi temsil ettiği için ona hakaret etmem. Hakime sevk edildim. Tutuklanacağımızı sanıyordum. Hakime, “Meriç Nehri’ne duvar ördüklerini biliyor musunuz?” dedim.
‘KAVALA’YI GÖRDÜM, BİLMİYORDUM’
Tutuklanacağınızı anlıyor musunuz?
Savcıdan evrak gelince çocuğu aradım, ‘kıyafetlerimi getir’ dedim. Ama Silivri’ye gideceğimi düşünmüyordum. Silivri’ye 9. Adnan Oktar var kedicikler. Osman Kavala’yı gördüm, tanıyamadım, üzüldüm. Sakalı çok uzun. Sakallı adamı sevmiyorum. Mehmet Baransu’yu uzaktan gördüm. Ona işaret parmağımı gösterdim.
Giderken ‘Seçime kadar yatacağım’ dedim. Hemen sordum: Seçimde cezaevinde oy kullanabilecek miyim? ‘Kullanabilirsin’ dediler. Tamam dedim.’
Yani anladın mı?
Seçim için çok az şey var, yine de yatacağız. Sonuçta hakaretler üst üste eklense ne olur?
Daha önce cezaevinde bulundunuz mu?
Üniversiteye bile gitmedim.
Tedavi nasıldı?
Çok hoş. Biri (Avukat Tugay Bek) gelip ‘Hava soğuk mu’ dedi. Kalorifer çok sıcak. ‘Çoğu insanın ısıtıcısı yok’ dedim. Silivri çok sıcak, soğuk değil.’
Mahkumlarla tanıştınız mı?
Yalnız uyudum.
“Avukatıma haber vermeden beni kapı dışarı ettiler”
Kaç gün?
Dokuz. Avukatıma bile söylemeden beni kapı dışarı ettiler.
Günün nasıldı?
Hapishanede ne yaparsan yap dilekçe yazarsın. Televizyon ve buzdolabı istiyordum. Ama sordum Tele 1 yok. Tele 1 de izliyorum Merdan (Yanardağ) bey. Tüketim biter bitmez çay makinesi alıp üç kez çay demledim. O kadar rahatım ki şu an dilekçe yazıyorum.
‘İSTANBUL’DA 1500 KAÇAK FIRINI VAR’
Ekmekle bitirelim. İstanbul’da ekmek fiyatları ne kadar?
Hemen beş TL. 50 bin TL’ye yakın elektrik faturası olan fırın var. Doğalgaz 35-40 bin TL. Unu devlet veriyor ama yılbaşı zammı olacak. İstanbul’da 6 TL’yi geçemedik. İstanbul’da 1500 kaçak fırın var. 500 tanesinin üretim izni yok.
Neden kapanmıyor?
Belediyeler yapmaz. Cezalandırırlar.
Fırıncılar 10 bin ekmek yerine 3 bin ekmek üretiyor.
Bu da maliyeti artırıyor. Ankara’da 12 bin ekmek üretiliyor. Bir tane bile ruhsatsız fırın yok. 6 milyon nüfusa ve 400 fırına sahiptir. İstanbul’da 16-17 milyon nüfus ve 4 bine yakın fırın var. 12 bin ekmek yapsam maliyetim düşer.
Fırıncı ekmekten ne kazanır?
Şimdi hiçbir şey kazanılmadı. Börek, çörek, simit satıyor, o kadar.”
TAM GÖRÜŞME