Aslı CAVLAK – abdpost.com / ABD (IGFA) – Meksika ucundan ABD’ye geçişler son yıllarda giderek artıyor. Birçok ülkeden gelip Meksika’ya geçen göçmenler ABD’de iş ve yaşam umuduyla yollara çıkıyor. Bu durum bir göçmenler ülkesi olan ABD için kritik boyutlara ulaşırken, New York Belediye Başkanı Eric Adams’tan değerli bir davet geldi.
GÖÇMENLERİN LİDERİ BİDEN’E ÇAĞRI
Brooklyn Belediye Başkanı Antonio Reynoso’nun daveti üzerine gelen Belediye Başkanı Eric Adams, ABD Lideri Joe Biden’a seslendi.
ABD’ye Meksika sınırından geçen göçmenlerin New York City’de yığıldığını belirten Adams, Biden yönetiminden bahisle ilgili girişimde bulunmasını istedi.
Eric Adams’ın önemli açıklamasını takipçimiz ASL Çeviri’nin sahibi Aslı Cavlak takip etti. Bahisle ilgili fotoğraf ve görselleri sitemize aktaran Cavlak, ABD için kritik önem taşıyan göçmenlik sorunu hakkında kamuoyuna bilgi verdi.
“ULUSAL BİR SORUNLA KARŞI KARŞIYAYIZ”
Eric Adams’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Konuşmamın göçmen istemediğimiz anlamına gelmesine izin vermeyin. Bu bir New York sorunu değil. Bu ulusal bir baş belası. 100.000 kişi. Üç yıllık bir süre içinde 12 milyar dolardan fazla harcanacak.”
O 12 milyar dolar bir yerden gelecek. Okul servislerimizden gelecek. Sokaklarımızdan gelecek. Çocuklara sunduklarımızdan, ofiste her gün mücadele edenlere sunduklarımızdan, konut nüfusumuzdan, uzun zaman önce karşılaştığımız sorunlardan gelecek.
Bu ülkeye gelen herkes tek bir fırsatla geldi, o da çalışmak. Geceyi İnsani Yardım Merkezinde geçirdiğimde ve Red Hook göçmen sığınmacılarla konuştuğunda, çok açıktı: ‘Sizin bedava yemeğinizi istemiyoruz. Evini istemiyoruz. Giysilerini istemiyoruz. Bizim için bir şey yapmanızı istemiyoruz. çalışmak istiyoruz, çalışmak istiyoruz.’ dediler.
Roosevelt Oteli’ne gittiğimde ve tam kapasiteye ulaştıktan sonra kaldırımı sıralayan Afrikalılarla konuştuğumda onlar da netti. New York’tan özgür bir şey istemiyoruz. Çalışmak ve New York’a katkıda bulunmak istiyoruz.’ Bu, tüm etnik gruplarımızın dikte ettiği şeyle aynı değil mi? Hepimizin söylediği bu değil mi?
Kimimiz fabrikalarda çalışıyorduk. Bazılarımız korkunç ve korkunç koşullarda çalıştık. Kimimiz demiryolları yapımında çalıştı. Bazılarımız yiyecek standları ve içecek standları ile çalıştık. Bazılarımız temizlikçiydik. Bazılarımız operatördü. Bazılarımız bir gün ailemize destek olabilmek için bazı temel işler yaptık. Peki, çalışma haklarına sahip olmalarının nesi yanlış?
Ulusal hükümetin size çalışma hakkı veren Amerikan deneyiminin temel ilkesine bağlı kalmaması için hiçbir neden yok. Kabul edilemez. Çalışamamaları kabul edilemez. Benim için en acı verici deneyimlerden biri, birkaç ay önce barınaklarımızdan birinde bir anne ve çocukları ile konuşmaktı. Bu kriz yüzünden kocasını kaybetmişti. Bunu nasıl açıklarsın?”
